
dalışına hazırlanıyor.

şeyi kelimenin tam
anlamıyla kendi gözleriyle
görmüyor. Doğrudan
gözlem yapan aslında
Nautile'in gözleri.

ışıklandırması.

Deniz tabanından sık
sık bir şeyler
toplamaktan yamuluyor.

buradan...

Bana poz veriyor.

geçirmek için, dalarken
veya su seviyesine
çıkarken DVD'den
film seyrediyorlarmış.

oturabilmek için...

temizleyen dalgıçlardan
birinin ayakkabıları.

En son 313. dalışını yapmıştı.


inmeden önce
istirahat halinde...